I. OLANAKLAR
Kanun koyucuların ve Bakanlıklar gibi karar alma
mekanizmasında bulunanların halihazırda çocuklarla ilgili bilgi edinmeye
yönelik pek çok olanağı bulunmaktadır.
1. Araştırma komisyonları / İllerde incelemeler
2. Merkezi ve il düzeyinde koordinasyonlar
3. İdarenin aile içi şiddet, töre konusunda olduğu gibi özel
durumlar için kurullar, komisyonlar, çalışma grupları oluşturması
4. TBMM STK çalışma grupları
5. Merkez teşkilatlarının illere görüş sorması
6. TBMM soru önergesi verme
7. Basın yoluyla haberdar olma
8. Kuruluşlarda idare üzerinde baskı yaratacak düzeyde
problemlerin yaşanması
II. YAPILMASI GEREKENLER
Kanunların kabulü ve genel yönetimden sorumlu yasama
organındaki temsilciler ve yürütme organındaki yöneticiler bakımından çocuklara
yönelik riskleri erken fark etme ve önleyici tedbirleri alma konusunda yukarıda
yer alan olanaklar bulunmaklar birlikte, bunlar henüz etkili bir önleme
mekanizması biçiminde çalışmamaktadır. Etkili bir mekanizma için bu olanakları
desteklemek üzere yapılması gerekenler aşağıda yer almaktadır:
1. İstatistikleri ve bütün verileri değerlendirmek ve çözüm
/ politika üretmekten sorumlu bir kurum olmalı,
2. Aile ve çocuktan sorumlu ayrı bir bakanlık olmalı (Devlet
Bakanlığı olmamalı),
3. Bakanlıklar arasında iyi işleyen bir koordinasyon
oluşturulmalı,
4. Veri toplanırken ihtiyaca uygun verilerin toplanabilmesi
ve verimli bir biçimde kullanılabilmesine yönelik olarak veri toplama
kriterleri yeniden belirlenmeli,
5. Anket vb. araştırmalar düzenli olarak yapılmalı,
6. Kurumlar arası bilgi ağı kurulmalı ve bilgi kaydı ve
paylaşımına ilişkin esaslar belirlenmeli,
7. Her kurumun il düzeyinde sorunu yerinde / uygulamacılar
ile tespit ederek, merkezi yönetime periyodik raporla iletmekle görevli bir
kurulu olmalı,
8. Her hizmette ve toplu olarak önleme konusunda hedef
belirleyerek (kısa/orta ve uzun vadeli), plan yaparak çalışılmalı ve sonuçları
izlenerek, sorumlulardan hesap sorulabilmeli,
9. Ölçme ve denetleme sistemi kurulmalı,
10. Sosyal hizmetler yerelde en küçük idari birim
(muhtarlık) düzeyinde örgütlenmeli ve bilgi toplama bu düzeyden başlamalı,
11. Görev ve sorumluluklar ile birlikte kurum içinde bilgi
akışının nasıl olacağı tarif edilmiş olmalı,
12. Uygulamada çalışan herkesin görüşünü iletebileceği ve
üstleri tarafından dikkate alınacağı bir mekanizma kurulmalı,
13. Meslekler arasında saygı ve güveni geliştirmeye yönelik
çalışma yapılmalı,
14. STK’lar arası bir koordinasyon birimi kurulmalı ve burada
bilgi derlenip, öneriler TBMM komisyonuna iletilmeli,
15. Meslekte uzmanlaşma, hizmette kararlılık ve istikrar
sağlanmalı,
16. Karar alıcı ve kanun koyucu pozisyonunda bulunanlar
aşağıdaki özelliklere sahip olmalıdır
a. Kaynak ayrıma yetkisine sahip olanlar nezdinde
girişimlerde bulunma
b. Kaynak ayırırken çocuklara öncelik verme
c. Mevcut kaynaklar ve ihtiyaçlar arasında koordinasyonu
sağlama
d. Uzun vadeli sonuçları da dikkate alarak politika
belirleme
e. Risklere karşı duyarlı olma, riskleri belirleme
f. Kurumunda risk analizi ve bunlara yönelik planlama
yapılmasını sağlama
g. Bakanlıklar arasında koordineli çalışmaya istekli olma
h. Hizmet sunumunda çocuğun yararı dikkate alınarak bütün
hizmetlerin koordineli bir bütün içinde sunulmasını sağlama
i. Takipçi ve ısrarcı olma
j. İhmal istismarı önleme ile ilgili hedef belirleyip,
uygulamayı takip etme
k. Çocuklara öncelik veren bakış açısına sahip olma (çocuk
kültürü)
l. Çocuklar ile ilgili politikaları politika üstü tutma
m. Çocukları dinleme ve ciddiye alma
n. Hak bazlı ve duyarlı bakış açısına sahip olma
III. ENGELLER
Yukarıda öngörülen sistemin gelişmesi önünde bulunan
aşağıdaki engeller sonuca ulaşmak için aşılması gereken alanları
göstermektedir:
1. Sorunlara vaka bazında çözüm bulma alışkanlığı
2. Uygulamacıdan alınan görüşler dikkate alınmaması
3. Üste bilgi iletme kanallarının her zaman açık olmaması;
genellikle idarecilerin görüşleri bir üste ulaşması, uygulamacıların
görüşlerinin ulaşmaması,
4. Mali kaynakların yetersiz olması / Mali kaynakların
kullanımında çocuğa öncelik verme iradesinin yetersiz olması
5. Önleyici bir mekanizma geliştirme konusunda irade
eksikliği
6. Hizmette ölçme değerlendirmenin olmaması
7. Baştan hedef belirleyip, plan yaparak çalışma
alışkanlığının olmaması
8. İllere göre, onların ihtiyaçlarını dikkate alan planlama
yapılmaması
9. Toplumsal ihtiyaçların önceliklendirilmesinde yetersizlik
veya tutum eksikliği
10. Toplumdan siyasilere yönelen çocuklarla ilgili konularda
talep ve baskının olmaması
11. Medyanın bu tür taleplere yeterince yer vermemesi ve
desteklememesi
12. Taleplerin çocuklar tarafından yapılamaması / Çocuktan
gelen talebin ciddiye alınmaması
13. Çocuğun birey olarak kabul edilmemesi
14. Yabancı ve mülteci çocuklara yönelik bazı hizmetlerde
ayrımcılık yapılması
15. Mekanizmanın ve sorumlulukların net tarif edilmemesi
nedeniyle uygulamada farklılıkların ortaya çıkması
16. Herkesimde önleyici hizmetler ve çocuk ihmal ve
istismarının önlenmesi konusunda bilgi eksikliği bulunması
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder